Birçok hastalıkta olduğu gibi varislerde alınacak basit önlemlerle risk düzeyi azaltılabilir. Bu konuda yapılması gerekenleri, kalp ve damar cerrahisi uzmanı Op. Dr. Serkan Akarsu aktarıyor.
İçindekiler
Varisten Korunma Yolları
Bu yazımızda varis hastalığına sahip olan kişilerin, hayatlarında yapması gerekenler hakkında yıllar içerisinde bilimsel çalışmalar ve klinik deneyimler sonrasında ortaya çıkan bilgileri varis hastaları ile paylaşmak istiyorum.
Sorunun çözümünü bulmak için sorunu oluşturan nedenlerin bilinmesi ve bu yönde sorunun kaynağına yönelik önlemlerin alınması gerekmektedir. Varis hastalığının da etiyolojisinde (hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olan durum ve etkenler) yer alan etkenleri bilmek ve bu doğrultuda yapılması gerekenleri yapmak önem arz etmektedir.
Bu durum aslında tüm hastalıklar için geçerlidir; örneğin şeker hastalığı olan bir kişi sadece ilaçlarını kullanması, hastalığının tedavisi için yeterli değildir, aynı zamanda yediklerine ve diyete dikkat etmelidir. Varis hastalığında da durum aynıdır.
Uzun Süre Ayakta Kalmayın, Oturmayın
Yıllar içerisinde görülmüştür ki ayakta kalmak varis hastalığını artırmaktadır. Bununla birlikte her ayakta kalan ya da ayakta çalışan kişi de varis olmaz. Devamlı olarak oturarak çalışanlar için de durum aynıdır.
Düzenli Yürüyüşler, Spor Yapın ve Fırsat Buldukça Yüzün
Ayak toplardamarlarında oluşan varisler, bacak kaslarının kasılması sırasında ortaya çıkan basınç sayesinde azaltılabilir, bu basıncı azaltmanın yolu da kaslara yaptırılan hareketlerdir. Yürüyüş ve yüzme gibi sporlar varis hastalarında en etkili olan, düzenli yapıldığı zaman ise kasların gelişmesini dolayısıyla damarları sıkıştırarak kanın kalbe doğru yönlenmesini sağlayan en etkili yöntemlerdir.
Durduğunuz Yerde Egzersizler Yapmayı Unutmayın
Bununla birlikte ayakta 15/20 dakikadan fazla süre ile durulması ya da benzer şekilde ayakların sarkıtılarak bu süreler zarfında sabit pozisyonda oturulması da varis hastalarında ağrı, şişlik, varislerde belirginleşme, kaşıntı gibi şikâyetlerin artmasına yol açabilmektedir.
Bu nedenle varis hastaları 20 dakikada bir 2 ya da 3 dakika özellikle baldır kaslarını çalıştırmaya yönelik hareketler yapması (örneğin: ayak uçlarında ritmik olarak 10 kez yükselmek, otururken ayak bileklerinden baldır kaslarını gerdirmek – eski dikiş makinelerini kullanır gibi) her zaman varis hastalarına önerilmektedir.
Varis Çorabı Kullanmak Oldukça Etkilidir
Toplardamarları kaslar yoluyla sıkıştırma etkili bir yöntem olmasının yanında, dışarıdan basınç uygulanması prensibine dayanarak üretilen varis çorapları da varis hastalarında yeni varis oluşumunu önlemek ve hastaları rahatlatmak için kullanılır.
Varis çorapları özellikle hava durumunun müsaade ettiği sonbahar, kış ya da ilkbaharın ilk aylarında, özellikle ayakta çalışmak durumunda olan hastalarda önerilmektedir. Ancak hiçbir zaman unutulmamalıdır ki; varis çorapları oluşmuş olan varisleri tedavi etmez ancak ilerlemelerini önler ya da yeni varis oluşumunda etkilidirler.
Varis hastalığı ya da venöz yetmezlik teşhisi konan hastalarda orta basınçlı (25-35mmHg) olan çoraplar kullanılırken, henüz varis teşhisi konulmamış ve varis oluşumunu önlemek isteyen kişiler daha düşük basınçlı (18-25mmHg) çoraplar kullanılabilir.
Derin venöz yetmezlik tanısı konan kişilerde ise çok daha yüksek basınçlı (35mmHg üstü) çoraplar kullanılması gerekmektedir. Çorapların basınç değerlerindeki bu aralıklar firmaların farklı basınç değerlerini sağlayan ürünlerden kaynaklanmakta ve çorabın ayakta farklı noktalara uyguladığı basınç değerlerini yansıtmaktadır.
Yaz Aylarında Varis İlaçları Kullanabilirsiniz
Toplardamarlar üzerinde etkili olan ve içeriğinde atkestanesi özütü, dobesilat kalsiyum, diosmin ve okserutin gibi tıbbi etken maddeleri içeren ilaçlar (piyasada Daflon, Doksium, Modet, Venotrex, Venoruton isimleri ile bilinmektedirler) tüm toplardamarlarda etkili olarak, damarın genişlemesini önleyebilmektedir.
Hastaların bu ilaçları genellikle yaz aylarında, çorap giyemedikleri ve uzun süre ayakta ya da oturur pozisyonda kaldıklarında kullanmaları önerilmektedir. Kış aylarında ise ilaçlara ara verilmesi ve karaciğer üzerine olan etkilerinin azaltılması gerekmektedir.
Ancak hiç bir zaman unutulmamalıdır ki, bu ilaçlar tedavi edici değil sadece yeni varis oluşumunu önlemede ve kişinin ağrı, kramp, ödem gibi şikayetlerini azaltmada etkilidir. Tek başına varis tedavisinde kullanılmazlar.
ÖZET
Bu yazımızda bahsetmiş olduğumuz bazı yöntemlerin varis hastaları tarafından bilinmesinin yanında, en önemli bilmeniz gereken faktör ise; hastaların bu varis hastalığını ve venöz yetmezlik durumunu tam olarak anlamaları, yaşam tarzlarını ve hareket durumlarını, hastalığa yaklaşım durumlarını düzeltmeleri gerekmektedir. Kısacası varis hastalığı ile yaşamaya alışmaları ve oluşmuş olan varislerini çok ilerlemeye yol açmadan bir an önce tedavi etmeleri çok önemlidir.
Sağlıkla kalın.
Kaynakça
1. Tüchsen, F., Krause, N., Hannerz, H., Burr, H., & Kristensen, T. S. (2000). Standing at work and varicose veins. Scandinavian journal of work, environment & health, 26(5), 414-420.
2. Hirai, M., Iwata, H., & Hayakawa, N. (2002). Effect of elastic compression stockings in patients with varicose veins and healthy controls measured by strain gauge plethysmography. Skin research and technology, 8(4), 236-239.
3. Brunner, F., Hoffmann, C., & Schuller‐Petrovic, S. (2001). Responsiveness of human varicose saphenous veins to vasoactive agents. British journal of clinical pharmacology, 51(3), 219-224.
4. Ibegbuna, V., Nicolaides, A. N., Sowade, O., Leon, M., & Geroulakos, G. (1997). Venous elasticity after treatment with Daflon 500 mg. Angiology, 48(1), 45-49.